ERKEK DEĞİŞİR Mİ?
İlişkiler, sonsuza dek mutlu olma umutlarıyla başlar. Yazışmalar, buluşmalar, bilgisayar ya da telefon başında mesaj beklemelerle ve elbette büyük bir heyecanla dolu bu süreç sonucunda, çiftler kendilerini bir anda mükemmeliyetçi davranışlar sergilerken bulurlar. Mutluyken daha mutlu, iyiyken daha iyi olmak istemek, ilişkilerin doğasında belki de doğasında var. Özellikle kadınlar, erkeklerin bazı huylarıyla ilgili ortak şikayetlerde bulunabiliyorlar. Arkadaş toplantılarında, kadınlar arasında sık sık dile getirilen bu şikayetlerle, akıllarda şu büyük soru işareti oluşuyor, “Erkekler değişir mi?”
Aslında, genel olarak insanların karakterlerinde çok köklü değişiklikler olmasını beklemek çok da doğru olmayabilir. Buna karşılık, her insanda olduğu gibi erkeklerde de bazı özellikler ilişkide karşılıklı emek vererek değişiklikler gösterebilir. Buna pek çok örnek bulabiliriz. Zaman içerisinde, daha ağırbaşlı olmaktan bazı özel günleri hatırlamaya, önceliklerini belirlemeye başlamaktan en azından belli bir oranda düzenli olmaya kadar partnerinizde değişiklikler fark edebilirsiniz. Ancak, bu maalesef yalnızca ondan rica ederek değil, bazı sorunların ilişkinize ya da doğrudan size zarar verdiğini ya da etkilediğini anlatarak mümkün olabilir.
Erkekler bazı özelliklerinden bu şekilde yavaş yavaş ödün vermeye, onları değiştirmeye başlayabilir, belki sizden de aynı taleplerde bulunabilir. Bununla beraber, bazı özellikleri var ki onları bırakmaları imkansıza yakındır. Peki, bu özellikler hangileri? Gelin birlikte inceleyelim…
* Sevmesem yanında olur muyum?
İlgi dediğiniz zaman kadınlar için akan sular durur. Sevmek ne kelime, ilgiye resmen aşıktırlar. Küçük birer kız çocuğu olarak, çoğunlukla babalarının prensesler gibi davrandığı bu hanımlar, büyüyünce de birer kraliçe olarak hayatlarına devam etmek isterler. Sevildiklerini, beğenildiklerini bilmekten öte, bunu duymak isterler. Pohpohlanmak, elbette bir kraliçenin en büyük ihtiyaçlarından biri. Ancak, erkekler de bu sözleri o kadar idareli kullanırlar ki – tükeneceklerini mi düşünüyorlar, bilinmez – onlara bunu hatırlatmak bile gerekebilir.
“Beni seviyor musun? Ne kadar seviyorsun?” sorularının yanıtı, genellikle “Elbette seni seviyorum. Seni çok seviyorum”dan ziyade, “Sevmesem burada işim ne? Sevmesem yanında olur muyum?” gibi insanı sorduğuna soracağına pişman eden türdendir. Erkeklerin değişmeyen huyları arasında başı çektiği bir gerçek.
* Yoo, bir şey düşünmüyorum.
Zaman zaman uzaklara dalıp gidebilen, tırnaklarına bakarken, durmaksızın çay karıştırırken ya da oturduğu masada elinde kalem çevirirken yakaladığınız partnerinize haliyle, “Ne düşünüyorsun?” diye sorarsınız. “Yoo, bir şey düşünmüyorum” der ve birden kalkmayı teklif eder ya da bir çay daha ister. Partneriniz, o ana kadar ne düşündüyse, orada onu hafızaya kaydeder ve sonra tekrar düşünmek üzere erteler.
Ancak, genellikle merak etmenizi gerektirecek bir durum olmaz. O an oturduğunuz kafedeki şekerliğe bakıp, kafelere şeker dağıtan adam ne kadar ciro yapıyordur, böyle günde 10 kafeye bıraksa, kutusunu şu kadardan verse gibi kendi içinde böyle bir muhasebe yapıyor olabilir. Aynı şekilde, her hafta halı saha maçı yaptığı ekipte bir kişinin katılamayacağını öğrendiyse, onun yerine kimi arayabileceği belki de kafasını kurcalıyordur. O nedenle rahat olun. Partnerinizin her düşünceli halini o kadar da ciddiye almayın.
* Daha hazır değil misin?
Kadınların erkeklerden daha uzun sürede hazırlandığı fikrine adapte olan erkekler, henüz hazırlanmaya başlayalı beş dakika bile olsa, “Haydi” demeye başlarlar. Bu da yine maalesef erkeklerin değişmeyen huylarından biri olarak listeye altın harflerle yazılabilir. Çünkü erkekler beklemeyi sevmezler. Ancak, şunu unuturlar ki zaten kimse beklemeyi sevmez. Örneğin, kadınlar da erkeklerin izledikleri maçın ya da oynadıkları oyunun bitmesini sevmezler.
Bununla beraber, siz bu örnekleri verseniz de “Ne alakası var” cevabını alacağınız çok açık. Aldırış etmeyin ve tatlı sözlerle gönlünü alın. Emin olun işe yarayacak.