Gerçekten sevmeye ve sevilmeye hazır mısınız?

Hayatın koşuşturmacasında ve değişen dünyada hayalini kurduğumuz aşklar bazen sözler  arasına (A Ş K) sıkışıp kalıyor. Aşk giderek bulunması daha zor bir şeye dönüşürken kalbimiz atmaktan ümidini hiç kesmiyor ve tanıştığımız her yeni kişi karşısında “acaba o mu” diye düşündürüyor.

 

Yeni bir ilişki demek yeni bir hayat demek

Pek çoğumuz güzel bir ilişki isterken umutsuzluğa kapılıp kendisini yaşamın döngüsüne bırakıyor. Ev, iş, sorumluluklar arasında alıştığımız rutinden sıkılsa da mücadele etme motivasyonu bulamıyor. Oysa yeni bir ilişki demek, motivasyon ve  yeni bir hayat demek… Tıpkı yeni bir iş veya ev gibi… Paranız olmadan bir eve yerleşemeyeceğimiz, vasıflarımız olmadan bir iş bulamayacağımız gibi tam anlamıyla hazır olmadan hayatımıza yeni bir insan da katamayız.

Gelecekteki ilişkimize içsel olarak hazırlanmak bu nedenle önemlidir. Nasıl yapabileceğimiz sorusuna gelince…

 

Umut size verilmiş bir armağandır, kaybetmeyin

Umutsuz yaşanmaz. Klişe olsa da çok doğru bir sözdür bu… Umut etmek elde etmenin yarısıdır. Öncelikle gelecekteki kendinizi düşünün ve iyimserliği elden bırakmayın.

 

Geçmişin tortularını arkanızda bırakın

Kendinizi özgür bırakın. Yaptıklarınız iyisiyle kötüsüyle gerilerde kaldı, güzel şeyler de kötü şeyler de yaşandı ama bitti. Şimdi ana ve geleceğe bakın. Kendiniz gibi olun.

 

Olmayacak hayaller kurun!

Evet yanlış okumadınız. Hayaller sınırsızdır, sınır olsa zaten hayal olmaz. Hiç hayal kurmamaktansa olmayacak hayaller kurun. Güzel hayallerin size hiçbir şey vermese de anlık mutluluklar vereceğini unutmayın. Belki bir gün hayallerinizin aynısını olmasa da daha küçük çaplısını gerçekleştirebilirsiniz.

 

Çabalayın. Tanıştığınız her yeni insan size yeni bir şeyler katar

Her insandan öğrenebileceğimiz bir şeyle vardır. Herkes birbirine bir şeyler katar. Onu bulma yolunda tanıştığınız ve bir şeyler paylaştığınız insanların size neler katacağını düşünün.

 

Hata yapmaktan korkmayın, hatalarınızın moralinizi bozmasına izin vermeyin

Hayat daima istediğimiz gibi gitmez, hatta çoğu kez gitmez. Böyle zamanlarda tökezleyebilir, hata yapabilirsiniz. Önemli olan yapılanlardan ders çıkarmaktır.

 

Sevgiliniz yok diye diğer insanlardan kendinizi soyutlamayın

Aile, iş ve arkadaş çevrenizden sizi neşelendiren ve hayatınıza anlam katan insanlarla daha sık bir araya gelin.

 

Her koşulda şükredin

Sahip olduklarımız belki de bir başkasının çok istediği ama sahip olamadığıdır. Onların değerini bilin ve şükretmenin size her zaman daha fazlasını getireceğini düşünün.

 

Kendinize ve yaşadığınız mekana ortama gösterin

Düzenli ve temiz bir ev insan ruhuna en iyi gelen şeylerden biridir. Kişisel bakım da öyle. Sanki o gün sevgiliniz size gelecekmiş gibi özenli olun. Kadınsanız kendinizi beğendirme takıntısı içine girmeden kendinize bakın, kendinizi olduğunuz gibi sevin ve güvenin. Erkekseniz kadınlara çok parası olmasa da sevecen, saygılı ve özenli bir erkeğin cazip gelebileceğini unutmayın.

 

Yeni bir şeyler öğrenerek gelişmeyi ihmal etmeyin

Yemek, içmek, sosyalleşmek ve sevmek kadar öğrenmek de insana haz verir. Hangi konuda olursa olsun ilginizi çeken şeyi sonuna kadar araştırın, aklınızı besleyin.

 

Kahkahayı hayatınızdan eksik etmeyin

Hepimiz zaman zaman mutsuzluğa düşeriz. Ancak hüzünlü duruş karşı cinse çok çekici gelen bir şey değildir. Gülmeyi yaşamınızın odak noktasına koyun. Bu, sorunlarınızı görmezden gelmek anlamına gelmiyor ama kendinizi neşelendirecek uğraşlarla çevrenize çok daha pozitif bir “sen”i gösterebilirsiniz.